Anasayfa

MUTLULUK GETİREN İŞ

6 years ago
Pelin Aydın

Bir gün bir genç vardı. Bu gencin adı Recep’ti. Recep,  bir gün can sıkıntısından sokakta geziyordu. İnebolu’da oturan Recep ne yapacağını bilmiyordu. Sokakta yürürken bir bank gördü. Bu banka bakıp kalmıştı çünkü bankın üzerinde uyuyan bir yaşlı adam vardı. Recep ne yapacağını bilemedi. Orada uyuyan yaşlı adamın başucunda bir baston vardı. Recep usulca uyuyan yaşlı adamı uyandırdı ve “ Amca burada ne işin var .”Diye sordu. Yaşlı adam Recep’e “oğlumdan mektup gelecek onu bekliyorum” dedi. Recep “Peki oğlun nerede?” diye sordu yaşlı adamda “İstanbul ’da” diye cevap verdi. Recep “Peki ne zamandan beri bekliyorsun?” dedi. Yaşlı adam “Yaklaşık iki aydan beri.” deyince Recep şok oldu ve büyük bir merakla “Hala gelmedi mi?” diye sordu. “Gelmedi.” “peki yolladığına emin misin? .” “Hayır.” “Telefonun yok mu?” “Yok.” “Oğlun var mı?” “Evet.” “Telefon numarasını biliyor musun?” “Hayır.” Diye cevap veren yaşlı adam çok üzüldü Recep usulca yaşlı adamı yanına sokuldu ve “Üzülme oğlundan mektup gelmiyorsa biz de onun yanına gideriz .” Dedi. Yaşlı adamın bir an gözleri ışıldadı ama sonra tekrar yüzünü astı ve “Ama nasıl gideceğiz ki?” dedi. Recep şaşırarak “Neden?” dedi. Yaşlı adamda boynunu öne eğerek “Para yok ki!” dedi. Recep “Üzülme ben çalışırım sen de destek olursan iki üç aya kavuşursun oğluna .” Yaşlı adam mutlu olmamış gibiydi “Peki iki üç aya o kadar parayı nasıl buluruz?” dedi. Recep’ de kendinden emin bir şekilde “Üzülme amca damlaya damlaya göl olur.” Dedi “Tek derdimiz bu olsun, takma kafana.” Dedi ve yaşlı adamı evine götürdü.  Yaşlı adam başta gelmek istemedi ama sonra ikna oldu ve gitti. Recep üniversiteyi yeni bitirmiş yalnız yaşayan kendi kararlarını kendisi veren bir gençtir. Bu genç Recep akşam yaşlı adam için güzel bir yemek sonrada güzel bir yatak hazırladı. Sabah Recep yeni misafirine leziz bir kahvaltı hazırladı beraber kahvaltı yaptılar ve Recep kısa sürelik ayarladığı garsonluk yaptığı lokanta kilitli hemen patronu aradı. Patron bir adres verdi ve Recep hemen o adrese gitti bir baktı ki patronu hem şirketi kapanmış hem de evi haciz yoluyla elinden alınmış artık eski evinin karşısındaki düz arazide küçük bir çadırda bir başına yaşıyor. Recep çok üzüldü ve patronunu da kendi evine götürdü. Artık evde üç kişiydiler. Bir gün sonra patron Murat ve Recep yeni bir iş aramaya başladılar iki farklı iş buldular. Bunlardan birisi bir alış veriş merkezinde kasiyerlik bir diğeri ise büyük ve güzel bir lokantada garsonluk. Recep garsonluğu beğendi ama Murat kasiyerliği istemişti. O gün düşündüler sonraki gün fikirlerini açıklayacaklardı. O akşam bu işleri yaşlı adamada açıkladılar. Yaşlı adam beğendi ama karar veremedi. Ve “Biriniz kasiyer biriniz garson olun.” Dedi Recep bu işi kabul etti ama Murat buna da karşı çıktı ve zar atmaya karar verdiler. Kurallar şöyleydi, ilk bir çıkarsa kasiyerlik altı çıkarsa yaşlı adamın dediği olacaktı. Zarı attılar ve altı çıktı yani yaşlı adamın dediğini yaptılar. Dört ay sonra paranın epeyce biriktiğini fark ettiler ve artık İstanbul’a gitmeye karar verir. Murat’ da onlarla birlikte İstanbul’ a gider. İstanbul’ a gider adresi bulurlar o adresin olduğu yer o kadar sessiz görünüyordur ki sanki İstanbul değil Doğanyurt. Uzun dallı ağaçlar, köprünün altından akan ırmak, güzel tek katlı evler, düz arazileriyle orası o kadar güzeldi ki insanın ayrılası gelmedi. Ama bu işte bir iş vardı. Ama ne bir şeyler garip gidiyordu bunu Recep’ te fark etmişti. Ama ne o neydi derken Murat buldu burası yaşlı adamın oğlu olan Cevdet’ in tarifine uymuyordu Cevdet’ mi yalan söyledi yoksa onlar mı bulamadı, her şey iyice karıştı artık bu sırrı Recep çözdü ve hemen söyledi yaşlı adamın oğlu olan Cevdet yalan söylüyordu. Zaten mektupta göndermeyecekti. Recep hemen bazı sitelerden Cevdet’ in bulunduğu o adrese gittiler. Burası çok farklıydı şehrin merkezinde büyük gökdelenlerin bulunduğu bir yerde ay çiçeği fabrikasında patrondu. Ama bunu babasına neden söylememişti. Cevdet’ i buldular ve yaşlı adam Cevdet’ e sordu “ Neden mektup göndermedin?” “Bilmiyorum.” dedi Cevdet. Yaşlı adam sinirlenerek “Neden adresini doğru söylemedin?” “Bilmiyorum.” Dedi Cevdet ve Recep sinirli bir şekilde atılarak “Bilmiyorum deyip durma!” dedi. Ve Cevdet’ de babasının yanına giderek özür diledi. Yaşlı adam Cevdet’i affetti ve artık yalan söylemeyeceklerine söz verdiler Cevdet, Recep ve Murat’ ı şirketine işçi olarak aldı. Ve beraber mutlu mesut yaşadılar.

Yorum Yazın

Kitapi üyesi iseniz lütfen giriş yaparak yorum bırakın. Giriş Yap
 
 
 
Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır. Email adresiniz görüntülenmeyecektir. Yorumlardan yazarı sorumludur.

Henüz hiç yorum yok :(


Kodventure Teknoloji A.Ş. hizmetidir.